İnsan, öğrenmeye merak duygusu ile başlar ve bu duygu insanın içgüdülerinde yer alır. Merak ederek öğrenir ve büyürüz. Merak etmenin kökeni düşünme eyleminden geçer. Nörolojik bir çalışma, merakın beynimizi öğrenmeye daha açık hale getirdiğini ve öğrenirken öğrenme hissinden zevk aldığımızı göstermiştir.

Merak çocukların harekete geçmesini sağlayan bir dürtüdür. Okul öncesi dönemde merak duygusunun yoğun olduğu gözlemlenir. Çocuklar doğdukları ilk aydan itibaren merak etmeye başlarlar, konuşma becerisinin gelişmesi ile merak artık sorular ile kendini belli eder. Çocuklar öğrenmeye açık oldukları zaman merak ederler bu nedenle çocuklarımızın merak etmeye ve öğrenmeye istekli olmasını sağlamak için meraklı oldukları ve soru sordukları dönemleri kaçırmamak gerekir.

Merak duygusunun gelişimi için çevreyi fark etmeye, gözlemlemeye önem vermek gerekir. Sınıflarımızda öğrencilerimizden gelen her soru bizim için çevre oluşturmada bir kaynak olarak görülmelidir. Manipülasyon aracı olarak sınıf ortamlarını kullanmak öğretim açısından bize yardımcı olacaktır. Merak uyandırıldığında, yalnızca beynin anıların yaratılmasıyla ilgili bölgesi olan hipokampusta değil, aynı zamanda ödül ve zevkle ilgili beyin devresinde de aktivite artışı olduğu bilimsel araştırmalarla kanıtlanmıştır.
Çocuk öğrendiği bilgiyi hayatına geçirdiği anda bu bilgiyi aktifleştirir. Bu nedenle sorduğu sorulara sabırla cevap verirken, onun güncel hayatıyla ilgili örneklerle açıklama yapılması, çevresiyle ilişkilendirmesini sağlar. Böylece merakla başlayan öğrenme süreci, yaşantısına almasıyla kalıcı öğrenmeye dönüşür.
Konu ile ilgili yapılan bilimsel araştırmalarda araştırmacılar, deneklerin merakı doğru soru tarafından harekete geçirildiğinde, tamamen ilgisiz bilgileri öğrenmede ve hatırlamada daha iyi olduklarını bulmuşlardır. Nedeninin, merakın beyni, öğrenmeye motive olduğunuz şeyi içine çeken bir girdap gibi, her türlü bilgiyi öğrenmesine ve tutmasına izin veren bir duruma sokması olduğunu açıklamaktadırlar.

Çocuklar ilgi duydukları konulara karşı meraklıdır. Meraklı oldukları konularla ilgili öğrenmeye daha açık olurlar. Merak ile öğrenilen konular aynı zamanda çocuğun kendi isteği ve kendi öğrenme çabası ile öğrendiği konular olacağı için kalıcı öğrenmenin gerçekleşmesi hızlanır.

Çocukların merak ettiği konular sınırsız olabilir. Öğretmenlerimizin bu sınırı koymak ve soruları yönetmek noktasında dikkatli olmaları gerekir. Çocukların merak duygusuna zarar vermeyecek şekilde davranmak çok önemlidir. Merak duygusu canlı tutulan çocuklar her zaman yeni bilgilere açık olacaktır. Soru sormak, verilen cevaplar hakkında düşünmek, incelemeler yapmak ve etrafı keşfetmek çocukların her zaman yeniliklere açık olmasını sağlar.

Çocuklarımızın kendilerini keşfetmesine, kendilerini tanımasına, farklı deneyimler yaşamasına meraklarını canlı tutmaları için olanak sağlayarak fırsat verebiliriz. Bu konuda yapılan tüm araştırmalar merak yolu ile öğrenilen bilginin daha iyi ve kalıcı öğrenme ile ilişkisi olduğunu göstermektedir.

World Economic Forum – Future Of Jobs 2023 raporuna ilk kez giren en önemli 10 beceri listesinde Merak ve Yaşam Boyu Öğrenme yer almaktadır. Merak hayatı birçok yönden zenginleştirebilecek bir güçtür. Öğrenmeye, sorunları çözmeye, yaratıcı olmaya ve başkalarıyla bağlantı kurmaya yardımcı olur.